Çocuğun dil yolculuğunda kritik bir dönem olan agulama dönemi, genellikle dört ila altı ay civarında başlayıp bir yaşına kadar devam eder ve yavaş yavaş anlamlı konuşmaya evrilen tekrarlayıcı seslendirmelerle karakterize edilir. Çocuğun iki dile maruz kaldığı çift dilli ev ortamlarında, agulama dönemi çift dilli dil edinimine dair kimi belirleyici etkilere sahiptir.
Agulama döneminde, bebekler çevrelerindeki dillerde bulunmayan çeşitli seslerle denemeler yaparlar. İlginç bir şekilde, çift dilli bebekler genellikle tek dilli bebeklere göre agulamalarında daha fazla ses çeşitliliği gösterirler. Bu çeşitlilik, iki farklı dil sisteminden çeşitli fonetik unsurlara maruz kalmalarının bir göstergesidir. Böylece, çift dilli bebeklerin agulama dönemi, sadece duydukları sesleri tekrarlamakla kalmaz, aynı zamanda sahip oldukları dilsel ortamın ötesinde sesleri de keşfederler.
Çift dilli agulama döneminin karmaşıklığı sadece ses çeşitliliğiyle sınırlı değildir. Araştırmacılar, agulamanın yapısının ve ritminin, çocuğun maruz kaldığı dillerin dilsel özelliklerinden etkilenebileceğini gözlemlemişlerdir. Örneğin, bir çocuk Mandarin gibi tonal ve İngilizce gibi tonal olmayan birer dilin konuşulduğu bir evde yetişirse, agulamaları hem ton varyasyonu hem de tonal olmayan entonasyon ögelerini içerebilir. Bu ilginç etkileşim, çift dilli bebeklerin sadece pasif olarak dile maruz kalmayıp, aynı zamanda her iki dilin dilsel özellikleriyle aktif olarak denemeler yaparyaptığını ak ve bunları bütünleştirdiğini gösterir. Çift dilli agulama döneminin zenginliği, daha gelişmiş dil becerileri için bir temel oluşturmasında yatar. Çift dilli çocuklar agulama döneminde, her iki dilin seslerini pratik ederve sık sık her ikisinin fonetik özelliklerini harmanlarlar. Bu erken pratik, her iki dilin çeşitli seslerini ayırt edebilen ve üretebilen daha esnek bir işitsel sistemin gelişmesine yardımcı olur. Sonuç olarak, çift dilli çocuklar genellikle dil öğreniminde kritik olan fonetik ayrım konusunda bir avantaja sahiptirler. Seslerle yapılan bu denemeler, çocuğun daha sonra her iki dili akıcı bir şekilde konuşma yeteneğini şekillendirmede önemlidir.
Çift dilli gelişimde agulama döneminin bir başka önemli yönü, gelecekteki dil becerileri hakkında öngörü sunmasıdır. Yapılan çalışmalar, agulamanın karmaşıklığının ve çeşitliliğinin, daha sonraki hayatta dil yetkinliği açısından önemli bir belirteç olabileceğini öne sürmüştür. Daha çeşitli ve karmaşık agulama yapan çift dilli bebekler, genellikle her iki dilde daha nüanslı bir anlayış ve daha büyük bir yetkinlik geliştirirler. Bu erken dil yetkinliği, yaşlandıkça kod değiştirme ve çeviri yetenekleri gibi ileri dil becerileri için sağlam bir temel oluşturur.
Ancak, çift dilli bebeklerde agulama döneminin bazen tek dilli bebeklere kıyasla farklı ilerlediği unutulmamalıdır. Bazı çift dilli bebekler, agulama döneminin başlangıcında veya anlamlı konuşmaya geçişte hafif bir gecikme yaşayabilirler. Bu gecikme genellikle endişe verici değildir. Aslında, bu gecikme, çift dilli dil edinimi sürecinin derinliği ve karmaşıklığına işaret eden bir gösterge olarak görülebilir.
Sonuç olarak, çift dilli dil gelişiminde agulama dönemi, erken dil yetkinliğinin bir öğesidir. Sadece bebeklerin çeşitli seslerle denemeler yapma ve bunları dahil etme yeteneklerini değil, aynı zamanda çoklu dil sistemlerini ayırt etme ve bütünleştirme kapasitelerini de sergiler. Bu dönem, gelecekteki dil yeterliliği için temel oluşturur ve gelişmekte olan çift dilli beynin inanılmaz uyum yeteneği ve esnekliğini vurgular. Bu aşamanın nüanslarını anlamak ve tanımak, çift dilli dil ediniminin doğasına ve erken dil gelişiminin altında yatan bilişsel süreçlere değerli içgörüler sağlayabilir.
Kaynaklar
✦Bialystok, E. (2010). Bilingualism in development: Language, literacy, and cognition. Cambridge Univ. Pr.
✦Houwer, A. D. (2009). An introduction to bilingual development. Multilingual Matters.